• Sitemizde hiç bir şekilde yasa dışı bahis ve kumar oynatılmamaktadır! ForumBets10 Sitesi, Türkçe dilini kullanan ve Türkiye dışında yaşayan kişileri bilgilendirmek amacıyla düzenlenmektedir. ForumBets10 sitesinde tanıtılan bahis firmaları Türkiye Cumhuriyeti kanunlarınca yasal olmayabilir, Türkiye'de ikamet eden ve paylaştığımız iddaa tahminlerini takip eden kişiler Sportoto bayileri olan; Bilyoner, Nesine, Tuttur, Birebin, Misli ve Oley web sitelerinden bahis yapmalıdır. Digitürk ve D-Smart gibi platformların sahip olduğu telif haklarından ötürü sitemizde yayınlarına yer verilmemektedir.

    Skype : live:.cid.a929326185b46229

REFLÜ ORUÇ TUTABİLİR Mİ? Diyanet'e göre reflü oruç tutabilir mi?

Astra

Member
Reflü oruç tutabilir mi? Diyanet'e göre reflü hastası olanlar oruç tutabilir mi?

Hafif ya da orta derecede reflü sorunu olanlar için oruç genelde sakınca oluşturmaz. Ancak rahatsızlık çok şiddetliyse ve ilaç tedavisine rağmen yanma, ağrı ya da ağıza acı su gelme gibi belirtiler kontrol edilemiyorsa oruç tutmak zararlı olabilir.

Olh9EFqU3Eed1fphvTffow.jpg

REFLÜ HASTALARI ORUÇ TUTABİLİR Mİ? Uzman görüşleri, belirtileri hafif olan kişilerin bazı beslenme ve yaşam tarzı kurallarına uyarak oruç tutabileceğini söyler. Özellikle belirli saatlerde ilaç kullanımına ihtiyaç duyulmuyorsa, sahur ve iftarda mideyi aşırı doldurmadan beslenmek faydalı olur. Günlük yaşamda stres, sigara ve yanlış beslenme reflüyü artırır. Bu yüzden oruç sırasında bu etkenlerden uzak durmak çok önemlidir. Reflüsü ağır seyredenlerin, kişisel sağlık durumuna göre doktor onayı alması sağlıklı bir yaklaşım olarak kabul edilir. ORUÇ REFLÜYE İYİ GELİR Mİ? Bazı uzmanlar, oruç sırasında midenin uzun süre boş kalmasının asit üretimini kısmen azaltabildiğini dile getirir. Bu durum bazı kişilerde reflü yakınmalarını hafifletir. Özellikle fazla yemek yemekten kaçınıldığında, mide basıncı düşer ve asit yemek borusuna daha az kaçar. Az ve hafif beslenme planı uygulandığında oruç bazen rahatlama sağlayabilir. Fakat herkesin bünyesi aynı değildir. Bazı kişilerde sürekli yemek düşüncesi veya stres asit salgısını körükleyebilir. Bu yüzden, reflüye kesin olarak iyi gelir demek mümkün değildir. Genelde uygun beslenme alışkanlıkları ve dikkatli ilaç kullanımıyla oruç sürecinde rahatlamak mümkündür. Herkesin tepkisi farklı olduğu için kişisel deneyim önemlidir. REFLÜ ORUCU BOZAR MI? Mideden ağza istemsiz şekilde asit veya acı su gelmesi orucu bozmaz. Diyanet kaynaklarında, refleks şeklinde gelen sıvının geri yutulmasının oruca zarar vermeyeceği açıklanır. Bu durum zorunlu bir eylem olarak kabul edilir ve kişide herhangi bir oruç ihlali oluşmaz. Ancak bilinçli olarak ağza gelen sıvıyı ağızda biriktirip yeniden yutmak gibi bir davranıştan kaçınmak önerilir. Olası bir kusma gerçekleşirse ve ağız dolusu şekilde dışarı çıkarsa orucun bozulacağı bilinir. Reflü ataklarında genelde ağız dolusu kusma yerine asidin boğazda yanma yapması söz konusudur. Bu nedenle, reflü atağı tek başına orucu geçersiz kılan bir etken değildir. REFLÜ İLAÇLARI ORUÇTA NASIL KULLANILMALI? Gastroenteroloji hekimleri, reflü ilaçlarının sahur ve iftar saatlerine göre düzenlenmesini önerir. Gün içinde ilaç almak, orucu bozacağından, genelde günde tek doz kullanılan proton pompası inhibitörleri sahurda veya iftarda içilir. Eğer sahurda alınan ilacın etkisi bütün günü kapsamıyorsa doktor ikinci bir doz planlayabilir. Bazı hastalarda ilacı iftarın ardından almak gece semptomlarını da azaltır. Şurup ya da antiasit benzeri formlar gün içinde kullanılamaz. Bu yüzden hekim, uzun etki süresi olan ilaçları tercih edebilir. Şiddetli yakınmalar varsa, ilaca öğlen saatlerinde de ihtiyaç duyuluyorsa, oruç tutmayı ertelemek gerekebilir. Her durumda hekim tavsiyesi kesinlikle göz önünde bulundurulmalıdır.
89wc3wC6LE-NONbIzA_Wkg.jpg

Birçok kişi, iftarda birden ve fazla miktarda yemek yiyerek mideyi zorlar. Bu durum, midenin basıncını artırır ve asidin yemek borusuna kaçmasına sebep olabilir. Ayrıca öğün sayısı azaldığı için mide uzun süre boş kalır, asit üretimi devam ederken yiyecek girişi olmadığı için mide çeperine ve yemek borusuna zarar verebilir. Sahurdan sonra hemen uzanma alışkanlığı da reflüyü körükler. Mide henüz doluyken yatay pozisyona geçildiğinde asit yukarı doğru daha rahat hareket eder. Susuz kalma süresi de uzun olduğu için asit yoğunlaşır. Tüm bu etkenler birleşince, oruç döneminde yanlış beslenme tercihleri reflüyü artırabilir. REFLÜ HASTALARI ORUÇ TUTARKEN NELERE DİKKAT ETMELİ? Mideye aşırı yük bindirmeyecek bir beslenme düzeni temel öneme sahiptir. Sahura mutlaka kalkmak, yavaş ve ölçülü yemek, fast food tarzı ağır gıdalardan uzak durmak önerilir. İftarda da çorba gibi hafif yemeklerle başlayıp, bir süre ara verdikten sonra ana yemeğe geçmek doğru olur. Yemeği iyice çiğnemek ve küçük porsiyonlar halinde tüketmek gerekir. Yemek sonrası hemen yatmamak ve en az birkaç saat dik kalmak mide asidinin yukarı çıkmasını engeller. Açık çay, ılık su veya bitki çayları gibi içecekleri tercih etmek fayda sağlar. Ayrıca ilaçlar düzenli şekilde sahur ve iftara göre ayarlanmalıdır. Gerektiğinde doktora danışmak en güvenli yöntemdir. REFLÜ HASTALARI ORUÇ TUTARKEN SAHURDA NE YEMELİ? Sahurda hafif ve mideyi yormayan gıdalar tercih edilir. Az yağlı peynir, haşlanmış yumurta, zeytin, tam tahıllı ekmek ve söğüş sebzeler gibi kahvaltı tarzı seçimler uygundur. Süt veya yoğurt sindirimi destekler ve uzun süre tok tutar. Baharatlı, çok yağlı veya çok tuzlu yemekler mide yanmasına zemin hazırlar. Lifli besinler, mideyi fazla doldurmadan tokluk hissi yaratır. Muz gibi asidi düşük meyveler sahurda uygundur. Çok demli çay, kahve veya gazlı içecekler asit salgısını artırabileceği için ön planda düşünülmez. Sahuru bitirdikten hemen sonra yatmamak, mide içeriğinin yemek borusuna kaçışını önlemek için önemlidir. Böylece gün boyu daha az şikayet gözlenebilir. REFLÜ HASTALARI ORUÇ TUTARKEN İFTARDA NE YEMELİ? İftarı su ve hafif bir besinle açmak midenin yavaşça devreye girmesini sağlar. Birkaç hurma veya zeytin yanında ılık çorba mideyi hazırlamaya yardımcıdır. Biraz bekledikten sonra yağlı olmayan, az baharatlı ve kolay sindirilen yemeklerle devam etmek daha iyidir. Balık, tavuk veya haşlanmış sebzeler ana öğün için tercih edilebilir. Çok kızarmış, bol baharatlı, salçalı veya ağır soslu yiyecekler reflü ataklarını tetikleyebilir. Tatlı ihtiyacını, sütlü tatlılar ya da hafif meyvelerle karşılamak mide yanmasını azaltır. Çayı hemen yemek üstüne içmek yerine daha geç saatlere ertelemek ve açık çay tercih etmek sağlıklı olur. Yemek sonrası ufak bir yürüyüş de sindirime katkı sağlar.
jUXIsFgsjEuIJTavkvIgAA.jpg

Oruçlu iken aşırı bir mide yanması ya da boğazda asit hissi yaşanırsa dik durmak önerilir. Otururken sırtı desteklemek veya hafif yürüyüş yapmak rahatlatabilir. Ağza gelen acı suyu tükürmek gerekir. İlaç almak mümkün olmadığından doğal yollarla hafifletmeye çalışmak önemlidir. Derin nefes alıp vererek gevşemeye odaklanmak da yararlı olabilir. Şikayetler şiddetli ve dayanılmaz hale geliyorsa, sağlığı riske atmamak için orucu açmak ve tedaviye yönelmek gerekir. Sonraki günlerde benzer sorun tekrarlanırsa doktorla görüşerek oruç tutma kararı yeniden değerlendirilmelidir. İbadet yaparken sağlığı korumak temel hedeftir ve ağır reflü belirtileri hafife alınmaz. REFLÜ HASTALARI ORUÇ TUTARKEN HANGİ YİYECEKLERDEN KAÇINMALI? Aşırı yağlı kızartmalar, çok baharatlı gıdalar, acılı soslar ve turşu gibi asit oranı yüksek yiyecekler reflüyü tetikler. Domates ve salça bazlı ağır yemekler de mide asidini yükseltebilir. Çikolata, kakao içeren tatlılar, kafeinli ve gazlı içecekler de reflü yakınmalarını artırma eğilimindedir. Asitli meyveler (portakal, greyfurt) veya asitli meyve suları sahurda veya aç karna tüketildiğinde midede yanmaya yol açabilir. Kızarmış hamur tatlıları ve şerbetli tatlılar, özellikle iftar sonrası fazla tüketilirse mideyi zorlar. İftar veya sahurda kısıtlama yapılmadan alınan sigara da yemek borusunu gevşettiği için reflü ataklarını sıklaştırır. Bu nedenle ölçülü ve bilinçli seçimler gerekir. REFLÜ HASTALARI ORUÇ GÜNLERİNDE SU TÜKETİMİNİ NASIL PLANLAMALI? Uzun süreli susuz kalmak mide asidini yoğunlaştırabilir. Bu yüzden iftarla sahur arasında yeterli su içmek önemlidir. Toplamda günde en az 2 litreye yakın su tüketimi hedeflenmelidir. İftarı açarken 1-2 bardak su içmek, mideye birden yüklenmeden çorbayla devam etmek önerilir. Yemek sırasında aşırı su tüketmekten kaçınmak gerekir. Yemeği bitirdikten bir süre sonra yeniden su içmek daha uygundur. Sahurdan önce de bir veya iki bardak su almak susuzluk hissini azaltır ve asidin sebep olduğu tahrişi hafifletir. Soğuk veya gazlı içeceklerden kaçınmak, mide üzerinde ani şişkinlik ve basınç etkisini de en aza indirir. REFLÜ NEDENİYLE ORUÇ TUTAMAYANLAR NE YAPMALI? Ağır reflü sorunu olanlar ya da ilaçlarını gün içinde kullanma ihtiyacı olanlar, doktor raporuyla oruç tutmayabilir. İyileşme ihtimali olan vakalarda, ileriki günlerde kaza orucu tutmak mümkündür. Çok şiddetli ve kronik reflü yaşayan kişiler ise oruç tutamadıkları günler için fidye vermeyi değerlendirebilir. Bu, maddi gücü yetenler için fakir kimselere günlük doyum tutarında yardım olarak bilinir. Sağlık önceliklidir ve din, sağlığa zarar verecek bir ibadeti zorunlu tutmaz. Midede veya yemek borusunda ciddi yaralar bulunan kişilerin tedavi süreci tamamlanmadan oruç tutması doktorlarca önerilmez. Bu konularda diyanet kaynakları da doktor raporuna dikkat edilmesini vurgular.
O-W7xCOz9U2y8yqywf9z7g.jpg

Uzun süreli ya da sık tekrarlayan reflü şikayetleri olanların oruç kararı almadan önce doktora başvurması önerilir. Hekim, endoskopi veya gerekli testlerle yemek borusunda hasar olup olmadığını belirleyebilir. İlaç saatleri, dozları ve türü hastanın durumuna göre değiştirilir. Bazı vakalarda günde bir kez ilaç yeterliyken, bazılarında daha sık doz gerekebilir. Uzman tavsiyesine göre karar vermek, sağlığı korumak açısından önemlidir. Doktor, beslenme düzeniyle ilgili kişiye özel öneriler de sunar. Reflü şiddeti hafif veya kontrol altındaysa oruç sakınca oluşturmayabilir. Fakat ciddi hasarı olanlarda uzun süre aç kalmak sorun yaratabilir. Bu nedenle doktor izni olmadan karar almamak faydalıdır. ORUÇTA SAHURDAN SONRA HEMEN UYUMAK REFLÜYE NEDEN OLUR MU? Sahur sonrası mide dolu durumdayken yatay pozisyona geçmek asidin yemek borusuna kolayca kaçmasına yol açar. Bu yüzden uzmanlar, sahurdan sonra en az bir saat dik kalmayı önerir. Hemen uyumak kaçınılmazsa, baş kısmı yüksekte olacak biçimde yatmak önemlidir. Böylece asidin boğaza çıkma ihtimali azalır. Dolu mideyle yatağa girildiğinde gece boyunca yanma, öksürük veya boğazda tahriş ortaya çıkabilir. Bu durum uykuyu böler ve gündüz yorgunluğu artar. Reflü sorunu şiddetli olanlar, sahur öğününü olabildiğince erken bitirmeye ve dik durmaya dikkat etmelidir. Böylece mide içeriği büyük oranda sindirime geçer ve gece atakları hafifler. HANGİ REFLÜ HASTALARI ORUÇ TUTMAMALI? İleri derecede reflü rahatsızlığı bulunanlar ve ilaçlarla bile semptomları kontrol altına alınamayan kişiler için oruç zararlı olabilir. Yemek borusunda ciddi yaralar ya da ülser benzeri durumları olanlar da uzun süre aç kalmaya uygun değildir. Ayrıca reflüyle beraber başka kronik hastalıklara (diyabet, kalp rahatsızlığı gibi) sahip olanlar da risk altında olabilir. Günde birden fazla doz ilaç kullanması gereken, ilaç almadan rahat edemeyen veya sürekli kusma ve şiddetli ağrı yaşayan hastalar oruç tutmamalıdır. Uzun süreli rahatsızlık ve uzman uyarısı dikkate alınarak karar verilir. Bu kişilerin sağlığını tehlikeye atması dini açıdan da sakıncalı görülür. REFLÜ HASTALARI ORUÇ TUTARKEN NASIL UYUMALI? Uykuda reflü ataklarını önlemek için yatarken baş kısmı hafifçe yükseltilir. Yatağın baş ucunu 10-15 cm kaldırmak veya özel tasarımlı reflü yastığı kullanmak işe yarar. Böylece asit, yerçekimi etkisiyle yemek borusuna yükselmez. Gece boyunca rahatsızlık hissi azalır. Sol yana yatmak da asidin yukarı çıkma riskini düşürür, çünkü mide anatomisi buna uygundur. Çok dar ve bel bölgesini sıkan kıyafetlerle uyumaktan kaçınmak gerekir. Bu tür giysiler mide basıncını arttırır. İftarı erken saatte yapmak, sahuru hafif geçirmek ve en az iki saat sonra yatmak mideyi korur. Bu önlemlerle gece yanma sorunu önemli ölçüde hafifler.
IS5sjb4r1kOX4mFOHbbQxw.jpg

Sigara kullanımı yemek borusu altındaki kasları gevşetir ve reflü yakınmalarını artırır. Oruç süresince gündüz sigara içilemediği için iftar sonrası bu alışkanlığa yüklenmek mideyi zorlar. Yemek hemen üstüne sigara içmek mide basıncını yükseltir ve asit kaçışını kolaylaştırır. Aynı zamanda kafein de asit üretimini tetikler. Demli çay, kahve veya kola gibi içeceklerin aşırı tüketimi yanma ve ekşime hissini şiddetlendirir. Aç karnına kahve almak reflü sorunu olmayanlarda bile rahatsızlık yaratabilir. Bu yüzden mümkün olduğunca açık çay, bitki çayı veya su tercih edilir. Sigara ve kafein alışkanlıklarını azaltmak reflünün kontrolünde büyük fayda sağlar. ORUÇ DÖNEMİNDE REFLÜYÜ ÖNLEMEK İÇİN YAŞAM TARZI ÖNERİLERİ NELERDİR? Stresi azaltmak, düzenli uyku almak ve öğünlerde ölçülü davranmak reflünün kontrolünde etkilidir. İftarda yemeği hızla tüketmek yerine küçük lokmalarla yavaş yemek tavsiye edilir. Sigara kullanımını sınırlamak ya da tamamen bırakmak reflü belirtilerini hafifletir. Bol giysiler tercih edip karın bölgesine baskı yapan kemer veya dar pantolonları azaltmak gerekir. İftardan sonra hafif yürüyüş sindirime yardımcı olur. Sahurda ve iftarda mideyi doldurmayan, besleyici yiyecekleri seçmek önemlidir. Uyku saatine yakın ağır atıştırmalıklardan uzak durmak işe yarar. Basit nefes egzersizleri veya gevşeme çalışmaları da midenin rahatlamasına katkıda bulunabilir. Böylelikle Ramazan süresince mide daha sakin kalır. REFLÜ SORUNU OLANLAR SAHUR YAPMADAN ORUÇ TUTMALI MI? Uzun süreli açlık, midedeki asit üretimini arttırabilir. Sahur yapmadan oruç tutmak, yaklaşık 24 saate yaklaşan açlık anlamına gelir. Bu durum reflüye yatkın kişilerde yanma ve ekşime sorunlarını büyütebilir. O yüzden uzmanlar, hafif de olsa sahur öğününü atlamamayı önerir. Az yağlı ve sindirimi kolay gıdalarla sahur yapmak gün boyu asidin zararlarını azaltır. Sahursuz oruç tutmak midenin kendi çeperine zarar verebileceği için sağlık açısından tavsiye edilmez. Ayrıca sahur yapılmadığında iftarda aşırı yemek ihtimali artar. Bu da reflü ataklarını tetikleyebilir. Bu nedenle, Ramazan’da sahur alışkanlığına önem vermek doğru bir yaklaşımdır. ORUÇ TUTARAK KİLO VERMEK REFLÜYE İYİ GELİR Mİ? Fazla kilo, karın bölgesine yapılan basıncı artırır ve mide içeriğinin yemek borusuna kaçmasını kolaylaştırır. Oruç esnasında dengeli beslenme kuralları ile kilo vermek reflü yakınmalarında düzelme sağlayabilir. Özellikle ılımlı bir tempoyla birkaç kilo kaybetmek, midede asit geri kaçışını azaltır. Ancak oruç sırasında yanlış beslenme tercihleriyle kilo almak da mümkündür. Sahur ve iftarda abartılı porsiyonlar, yağlı ve şekerli yiyecekler reflüyü daha da kötüleştirebilir. Ölçülü yemek, bol su içmek ve iftar sonrası hafif egzersiz yapmak kiloyu kontrol etmeye yardımcı olur. Böylece uzun vadede reflü belirtileri hafifler. Doktor tavsiyesiyle hareket etmek her zaman en güvenli yoldur.Kaynak: diyanet.gov.tr
 
Üst